21 Kasım 2009 Cumartesi

idefix

internetten alışveriş yapmayı seven bir insanım. genelde kitap , bilet , elektronik eşya gibi şeyleri internetten alırım. ve bunda satıcıları sevmememin payı oldukça büyüktür. bir mağazaya gittiğinizde hemen yanınızda bitiverirler. “yardımcı olalım” ayağına yatarlar.

olma arkadaşım ya. istemiyorum mk. zaten kitap haricinde birşey alacağım zaman mağazaya girmeden ne alacağımı kesinleştirmişimdir ben. alırım , öderim ve çıkarım. muhatap olmayı sevmem.

yaptıkları indirimlerden dolayı kitap alımında idefix’i kullanıyorum. iyi indirim yapıyorlar , doğruya doğru. ama hızları çok kötü. kargo süresi 3 gün dediklerinde bilin ki en az 1-2 gün takarlar.

geçen hafta , baktım ki almayı düşündüğüm kitaplar da %50 - %40 indirim yapıyorlar ; dedim alayım şunları. nitekim 11 tane kitap sipariş ettim çok ucuza. bu işlemi yaptığımda tarih , 13.11.2009 du.

aradan bir hafta geçti , baktım ki kargo’nun geldiği filan yok ; telefon açtım kendilerine. şöyle bir diyalog geçti aramızda :

-“iyi günler , nasıl yardımcı olabilirim ?” diye sordu telefonda ki teknik destek elemanı olan hatun.

-“merhaba. geçen hafta bir sipariş vermiştim. aradan bir hafta geçmesine rağmen elime ulaşmadı henüz. sebebini öğrenebilir miyim acaba?” diye sordum.

-“tabii ki , sipariş numaranızı verir misiniz?” diye sordu

-“vereyim. RPZ………..” dedim.

-“kontrol ediyorum…” dedi

-“tamamdır” dedim.

-“hmmm , ….. bey ; siparişleriniz arasında ki “son insan” isimli kitabın bulunmasında bir sorun yaşanmış. siparişiniz bu yüzden gecikmiş.” dedi.

-“iyi de bu beni ilgilendirmiyor ki. zaten 1-2 gün gecikmesine alışkındım da bu sefer ki biraz fazla oldu. kusura bakmayın ama idefix bu sefer eşşeğin şeyine suyu kaçırdı” dedim.

-“haklısınız. ama bu sıralar kitap fuarımız var ve çok yoğunuz siperişlerde biraz gecikme yaşıyoruz maalesef” dedi.

-“normalde de gecikiyorsunuz. neyse… ne zaman göndermeyi düşünüyorsunuz kargomu ?” diye sordum.

-“bu akşam gönderilecek” dedi.

-“yarın çalışmıyorum. pazartesi elimde olmasını sağlarsanız iyi olur” dedim.

-“tabii ki. pazar akşamı kargoya verilecek , pazartesi elinizde olur.”dedi.

-“işallah olur. bir daha ararsam , bu defa kavga edicez çünkü” dedim.

-“tekrar özür dileriz. pazartesi elinizde olur. iyi günler” dedi.

-“size de iyi günler” dedim ve telefonu kapattım.

hala sinirim geçmiş değil. işallah pazartesi göndermezler de şöyle bol küfürlü bir telefon konuşması yaparım kendileriyle. şimdi burdan sana sesleniyorum idefix :

SENİN AMINA KOYAYIM İDEFİX!!!

not : ulan Maurice Blanchot , başıma ne geldiyse senin yüzünden geldi. tamam edebiyat tarihi’nin en yitik adamlarından birisin , saygım büyük. ama bi yere kadar lan! bi yere kadar!

blanchot

4 yorum:

Unknown dedi ki...

nooldu ya kargo, merak ettim geldi mi :)

Fuck What You Say dedi ki...

gelmedi be jayne... gelmedi mk kargosu inatla... bugün gene telefon açtım , yarın yine arıycam...
zaten idefix vol.2 yi yazmak farz oldu :)

T.I dedi ki...

Ben de kitap alışverişlerimi idefix'ten yapıyorum. Bir zamanlar teknoloji alışverişimi de oradan yapardım, tutunamadılar o piyasada. Normal. Sanal Kitap Fuarı çok güzel. Hatta ben iki senedir gitmiyorum bile Tüyap'a. Eziyet geliyor. Aradığım kitabı da bulamıyorum, eziyeti yorgunluğu cabası. Bazen aksayabiliyor ama, en azından makul her defasında telefonu açan bir müşteri hizmetleri var. Türkiye'deki e-ticaret siteleriyle karşılaştırınca bana göre büyük bir artı. Kitap çeşitliliği açısındansa tartışılmazlar. Olmasalar bayağı bir boşluk olur bence, kolay kolay da yeltenmez kimse böyle bir işe. O yüzden bende kredisi vardır idefix'in. Umarım ulaşmıştır kitaplarınız. Sabırsızlığı da anlıyorum. Ben de çıldırıyorum siparişim gecikince. O paketi açmak ne keyiftir belli değil.

T.İ.

Fuck What You Say dedi ki...

söylediklerinize tamamen katılıyorum. gerek çeşitlilik , gerekse fiyat bakımından ; idefix ile yarışabilecek bir oluşum kolay kolay kurulamaz.

geç olsa da kitaplarıma kavuştum bende :) idefix vol.2 yi de yazacağım. şu üstümde ki üşenciliği , ölü toprağını atabilsem.